Süleyman Aksu’nun annesi Kudret Aksu, “Oğlumu ve arkadaşlarını DAİŞ katletti. Yıllarca çalışıp yaptığı ev bir kibritle yakıldı. Arkadaşları ve öğrencilerinin yaptığı mezar 6 kezdir saldırıya uğruyor. Bu nasıl bir kindir” diyerek tepki gösterdi.
Hakkari’ye bağlı Yüksekova ilçesine bağlı Orman mahallesinde bulunan mezarlıktaki mezarlar, 13 Mart 2016’da ilan edilen ve 79 gün süren sokağa çıkma yasağından bu yana 6’ncı kez saldırıya uğradı. Görgü tanıklarına göre Özel Harekat Polisleri tarafından yapılan saldırıda mezarlığın duvarının yanı sıra çiçeklere kadar her şey yerle bir edildi. HPG, YPG ve YPJ’lilerin yanı sıra Urfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde IŞİD tarafından düzenlenen canlı bomba saldırısında hayatını kaybeden 33 gençten Süleyman Aksu’nun mezarının da bulunduğu Orman Mahallesi Mezarlığı’na yapılan saldırıya aileler tepki gösterdi.
AYNI MEZARLIĞA 6 DEFADIR SALDIRI GERÇEKLEŞTİRİLİYOR
MA’dan Fethi Balaban’ın haberine göre öğretmen Süleyman Aksu’nun annesi Kudret Aksu oğlunun paramparça edilmiş mezar taşının yanına oturarak 4 yıllık süreçte yaşadıklarını anlattı. Aksu, oğlunu sırtında taşıyarak okula götürüp getirdiğini söyleyerek, “Oğlum zor şartlarda okudu. Kobanêli çocuklara oyuncak götürürken katledildi. Oğlumu ve arkadaşlarını DAİŞ katletti. Süleyman’ı zar zor defnettik. Yıllarca çalışıp yaptığı ev bir kibritle yakıldı. Arkadaşları ve öğrencilerinin yaptığı mezar 6 kezdir saldırıya uğruyor” ifadelerini kullandı.
‘BİRİ SALDIRININ GEREKÇESİNİ AÇIKLASIN’
Yaşadıklarını anlatırken göz yaşlarına hakim olamayan anne Aksu, “Bu nasıl bir şeydir. Kemik size ne yapabilir. Oğlumu DAİŞ öldürdü, o bir öğretmendi, öğrencileri vardı. Günde 3 defa ziyaret ettiğim ve titizlikle baktığım mezarlık 6 defadır saldırıya uğruyor. Saldırının gerekçesini biri çıkıp açıklasın” dedi.
'MEZARLIKTA TAŞ ÜSTÜNDE TAŞ BIRAKILMAMIŞTI'
Anne Aksu, her saldırı sonrası çocuklarının mezarlarını tekrardan yaptıklarını hatırlatarak, “Her gün sabah saatlerinde yola koyulup mezarlarımızı ziyaret ediyoruz. Saldırının gerçekleştirildiği gün ise sabah saatlerinde gelen telefon ile mezarlığa yapılan saldırıyı öğrendik. Mezarlığa geldiğimizde taş üstünde taş bırakılmamıştı. Mezar taşları, çiçekleri de tahrip edilmiş. Aileler olarak bu 6 defadır yıkılan mezarlıklarımızı tekrardan inşa ettik. Artık yeter bu nasıl bir kindir, mezara saldırmak nedir? Tüm kamuoyu bu saldırıyı görsün. Bu normal bir şey değil yeter artık yeter” diye konuştu.
‘SALDIRIYI YAPANLAR HUKUK ÖNÜNDE HESAP VERMELİ’
Rojava’da IŞİD saldırısında hayatını kaybeden İsmail Dere’nin annesi Naciye Dere ise, oğlunun kitlesel katılımla toprağa verilmesinin intikamının alındığını söyledi. Saldırıyı “vahşet” olarak tanımlayan anne Dere, “Oğlumun mezarına yakın olan Orman mahallesindeki evde tek başıma yaşıyorum. Oğlumdan uzak bir yere gitmek istemiyorum. Bu ev, operasyonlar esnasında özel harekat timleri tarafından yıkıldı. Mahallelilerin yardımıyla ev tekrardan inşa edildi. Burada yaşamaya devam edeceğim. Ölünce de oğlumun ve arkadaşlarının bulunduğu mezarda yine yanlarında olacağım” şeklinde konuştu.
KAMUOYUNA SALDIRILARA KARŞI DUYARLILIK ÇAĞRISI
Anne Dere, yaşanan saldırı karşısında kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunarak, “Bu kaçıncı saldırı. Artık bizim bedenimiz ve zihnimiz bize yaşatılan bu durumu kaldıramıyor. Bunun derhal durdurulması ve bunu yapanların hukuk önünde hesap vermesi gerekiyor. Bunun için kamuoyu baskısı çok önemli” dedi.