Osman AYDIN
Asimilasyon, uzun seyreden sessiz ölümdür.
Asimilasyon denen sessiz ölümü, egemen bir gücün veya çoğunluğun farklı etnik kökene, dile, dine, kültüre vb. değerlere sahip toplumların farklı kültür birikimlerini ve aidiyet duygularını, egemen kültür ve kimlik dokusu içinde eritip yok etme politikası ve bu politikanın uygulanmasına ilişkin tüm eylemleri olarak tanımlamak mümkündür.
Bu ölüm beyinin veya kalbin durmasıyla gerçekleşmiyor. Bu sessiz ölüm, hastanın kuşaklar boyu süren yabancı bir yaşamın değerleriyle birlikte yaşamaya mecbur edildiği bir süreçtir. Bu ölümde Azrail de devre dışındadır. Onun rolü yok bu oyunda.
Egemen güç tarafından asimile edilmek istenen toplumun kişiliği, kültür değerleri, tarihi, dili, kutsal kabul ettiği bütün değerleri birer birer elinden alınırken ona kazandırılan yabancı değerler baştan itici gelse de zamanla kanıksanır bir hal alır. Daha sonra onları kendi değerleri olarak algılar, sahiplenir ve korumaya başlar. Bu noktada sessiz ölüm gerçekleşmiştir artık.
Bu sessiz ölümü gerçekleştirmek amacında olan devletler; bilim insanları, üniversiteler, din adamları, dinsel ve inançsal kurumlar, ordu, yazılı ve sözlü edebiyat, basın, görsel ve plastik sanat dalları, televizyon ve radyo, ekonomik imkânlar, hayat tarzı, spor gibi daha nice alan ve araçlara sahiptir. Asimilasyona tabi tutulmak istenen hedef kitlenin asimilasyona karşı koyacak olanaklara ve araçlara sahip olmada yetersiz olması, kendisine ait değerleri korumada başarı şansını ya yok etmekte veya önemli ölçüde azaltmaktadır. Sonuçta genel olarak asimilasyon olgusunda hedef kitle sessiz ölümün kucağında can çekişir.
Asimilasyona uğrayan hedef toplum, asimilasyon sürecinde giderek kendi özüne, kültürüne, diline, geçmişine, onu var eden değerlerine yabancılaşmakta ve hatta bazen düşmanlaşmaktadır. Bu sürecin sonunda hedef toplumun sahip olduğu değerlerden arındırılması aynı zamanda, özgürlüklerin yitimi ve insana bağlı değerlerin artık seçme kabiliyetinin kalmadığı anlamındadır.
Yani asimilasyonun bir diğer sonucu da özgürlüklerin kaybıdır.
Asimilasyona tabi tutulan hedef toplumun kaybettiği çok şey vardır ve kayıplara ilişkin bilançosu her zaman kabarıktır.