Türkiye Savunma Bakanı Hulusi Akar'a sorulan bir soru üzeri o, "Kürdistan Yok", dedi.
-Ya Güney Kürdistan'ı?
-"Yok Yok, O da Yok", dedi.
Kürdistan'ın varlığı ile yokluğu tartışmasında AK Parti ve Türk siyaseti tamamıyla şizofrenik bir tutum içindedirler.
Çünkü, Varlık ve Yokluk ilgili bir Hakikat Tartışmasına Bilim ile değil, Akıl ile değil, mantık ile İdeolojik ve siyasi Söylemlerle yaklaşıyorlar.
Akar'ın "Yok" dediği Yere, daha öncesinde, Lideri Erdoğan; "Kürdistan diyenler, Irak Kürdistan'ına gitsinler", demişti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın var dediğine, onun Bakanı Akar, "Yok", diyor.
Şimdi, bu şizofrenik tutumda Akar'ın tutumu yüzyıllık Türk Söyleminin çok net bir şifresi gibi, kemalist sömürgeci bir tutum, ama "Yok, Yok", "Orada da Yok", söylem analizi çok net bir şekilde, Türk iktidarının Kürdistan'ın "Yokluğunu" nasıl bir söylemsel ideolojik inşa olarak oluşturduğunu gösteriyor.
Bu Var, ama biz buna Yok demeliyiz, demektir: Yüzyıllık İnkar. İnkar, bilimsel bir tartışma değildir. Söylemsel ideolojik tutumdur. Var, ama ben kabul etmiyorum, demektir.
Akar'ın Söylemindeki Güney Kürdistan'ı yok sayma, bütün Kuzeyli Kürtlere kendi parçaları olan Kuzey Kürdistan'ın da nasıl bir realite, hakikat olarak Türk iktidar söylemi tarafından yok olarak "inşa edildiğini" açık bir şekilde gösteriyor.
Güney Kürdistan'ı inkar etmek, yok saymak "aptallıktır", diyecekseniz, Dünyanın kabul ettiği, anayasa, meclis, hükümet, harita, başkanlık ordu vs. gibi bütün devletsel ve ulusal yapılanması ile varolan bir hakikat hangi akılla inkar ediliyor ve yok sayılıyor diye sorabilirsiniz. Ama Türkiye Cumhuriyeti hakikat ve akademik merci değildir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin rasyonalitesi ideolojik tasavvuru olan kolonyal devlet sistemini inşa edecek, onu yaşatacak her şeyi, buna bütün irrasyonaliteler de dahildir, kullanmaktır, araç haline getirmektir. Yalan, inkar, red, sahte bilinç, hakikat-ötesi İktidar için en kullanışlı söylemsel şeylerdir.
Yalan, inkar, sahte bilinç inşası olmadan kolonyal bir sistem kendisini nasıl yeniden üretecektir. Türk iktidarı Kürdistan'ı bu araçlarla unutturmayı başarmıştır. Kürtleri bu inkar doğrultusunda kolonize ve özkolonize etmiştir. Milyonlarca Kürt bu sahte bilinç inşa etme sistematik eylemiyle kendi ülkelerinin yokluğuna inandırılmışlardır. Bugün Kürtler ve hatta Kürt siyaseti ve aydınları için de bu hegemonik kolonyal eylemin dilini "yumuşatmaya", akademik Türk kolonyalizmini üretmeye çalışan Türk ve Kürt-asıllı, ya da kendisine Kürt diyen akademisyenler, aydınlar revaçtadır. Kürdistanı bir koloni olarak tartışmaya bir çok kürt çevresi "radikal" ve "moda olmayan" tartışma olarak bakmaya devam ediyorlar. Bununla, salt "Mainstream Kürt siyasetini" kast etmiyorum.
Akar'ın "Kürdistan Yoktur", "Orada da Yoktur" sözlerine sessiz kalma, O senin Yokluğunu İnşa ediyor, O sözlerle...