PSK'den gündeme dair değerlendirme

Kürdistan Sosyalist Partisi genişletilmiş Parti Meclisi gündemindeki konuların yanı sıra Ortadoğu, Türkiye ve Kürdistan’daki siyasal gelişmeleri değerlendirdi ve aşağıdaki bildirinin kamuoyu ile paylaşılmasını kararlaştırdı:

BASINA VE KAMUOYUNA

20-21 Ekim 2018 tarihinde Diyarbakır’da toplanan Kürdistan Sosyalist Partisi genişletilmiş Parti Meclisi gündemindeki konuların yanı sıra Ortadoğu, Türkiye ve Kürdistan’daki siyasal gelişmeleri değerlendirdi ve aşağıdaki bildirinin kamuoyu ile paylaşılmasını kararlaştırdı.

Türkiye’de yaşanmakta olan ekonomik krizin dozu her geçen gün artmakta, halkın günlük yaşamındaki yakıcı etkileri daha şiddetli bir biçimde hissedilmektedir. Söz konusu ekonomik kriz nedeniyle daha şimdiden yüzlerce işyeri kapanmış, buralarda çalışan on binlerce insan aç ve işsizler ordusuna katılmıştır. Ekonomik krizin en büyük faturası ise her zaman olduğu gibi emekli, dar gelirli ve çalışan toplumun geniş yoksul kesimlerine ödetilmektedir.

 

Ekonomik alanda yaşanan bu darboğazın, Türkiye’nin Kürt sorununda izlediği şiddet politikası ve demokratik alanda yaşanan daralmanın bir sonucu olduğuna şüphe yoktur. Türkiye son birkaç yılda Kürt meselesinde yeniden savaş ve şiddetin batağına saplanmış durumdadır. İçerde ve dışarıda “terör ile mücadele” adı altında kesintisiz askeri operasyonlar yürütülmekte, farklı görüşlere sahip muhalif kesimlere karşı tam bir cadı avı sürdürülmektedir. 24 Haziran seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesiyle birlikte Türkiye gerçek alamda tek adam diktatörlüğü sürecine girmiş bulunmaktadır. Parlamento işlevsiz bırakılmış, basın hizaya sokulmuş, yargı tek adamın ağzına bakar hale getirilmiştir.

 

24 Haziran seçimlerinde kurulan Cumhur İttifakı ile tümüyle MHP çizgisine kayan AKP yönetimi ve onunun lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan, başvurduğu hakaretamiz söylem ve tehdit dolu açıklamalarıyla Kürt halkını ve onun değerlerini aşağılamaktadır. Gelecek yıl yapılacak mahalli seçimlerde HDP’nin seçilecek adaylarının yerine kayyum atanacağı yönündeki açıklamalar 12 Eylül darbe rejiminin uygulamalarını hatırlatmaktadır. Bu türden tehditkâr ve saldırgan bir tutumun demokrasinin temel ilkelerine ve halkın özgür iradesine aykırı olması bir yana, Kürt halkında derin bir kırılma ve öfke yarattığı açıktır.

 

Kürdistan Sosyalist Partisi, Kürt halkına karşı başvurulan her türlü tehdit, aşağılama ve saldırganca dili reddetmektedir. Başta iktidar olmak üzere bütün siyasal aktörleri Kürt halkının ulusal, siyasal ve kültürel değerlerine saygı göstermeye, Kürt halkı ve onun siyasal aktörleriyle yapıcı, saygın ve eşitlik temelinde bir diyalog kurmaya davet etmektedir.

Benzer şekilde Türkiye bölge ülkelerinde yaşayan Kürtlerle ve onların siyasal aktörleriyle her iki tarafın yararına olan yapıcı ilişkiler kurmalıdır. Suriye’de Kürtlerin yaşadığı bölgelere operasyon arayışları ve hazırlıkları terkedilmelidir. Kürtleri tehdit olarak algılama anlayışı Türkiye için çıkmaz bir sokaktır. Türkiye’nin iç barışı, istikrarı ve demokrasi alanında ilerlemesi onun sınırının dışındaki Kürtlerle iyi ilişkiler kurmasına bağlıdır. Suriye’de, Irak’ta

ya da başka yerlerde Kürtlerin özgürlüğüne kavuşması Ortadoğu’da barış ve istikrar için bir fırsat olarak algılanmalıdır.

 

PSK Genişletilmiş Parti Meclisi toplantısında ayrıca şu konuların altı çizilmiştir.

 

İran’da çağdışı Mollalar rejiminin içerde uyguladığı terör rejimi İran halklarının yoğun protestolarıyla karşılaşırken, bölgesel düzeyde izlediği mezhepçi ve emperyal politika ise son limitlerine ulaşmıştır. Onun içerde ve dışardaki yaşam alanları her geçen gün daralmaktadır. Bu durum İran’ın öteki halkları için olduğu gibi Kürt halkı bakımından da tarihi fırsatlar ortaya çıkartmaktadır.

 

Partimiz İran Kürdistanı halkımızın ve onun siyasal liderliğinin özgürlük ve demokrasi mücadelesi uğrundaki haklı ve meşru mücadelesine tam desteğini sunmaktadır.

 

Partimiz, 30 Eylül’de Kürdistan Bölgesi’nde gerçekleştirilen seçimleri halkımızın demokrasiyi inşa sürecinde tarihi bir adım olarak nitelendirmektedir. Bu seçimin kazananı bir bütün olarak Kürdistan halkıdır. Partimiz bu süreçte katkısı olan ve kazanan bütün siyasal aktörleri kardeşçe duygularla kutlamaktadır. Partimiz, Kürdistan Bölgesi’nin yüz yüze bulunduğu sorunları, seçim sonrasında oluşan siyasi tabloya uygun geniş tabanlı, katılımcı, ulusal eksenli bir hükümet yapısıyla aşabileceğini umut etmektedir. Bütün boğazlama, kuşatma ve yok etme girişimlerine rağmen halkımızın bu parçada özgürlüğünü ve bağımsızlığını kararlı adımlarla inşa edeceğine büyük bir güven duymaktadır.

 

Parti Meclisimiz ayrıca 31 Mart 2019 tarihinde yapılması öngörülen Yerel Seçimlere dönük izlenecek yol haritasını detaylı bir şekilde değerlendirmiş ve önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklanmak üzere kapsamlı bir eylem planı hazırlamıştır.

23.10.2018

Kürdistan Sosyalist Partisi

Genişletilmiş Parti Meclisi

KÜRDİSTAN Haberleri

Özçelik Rûdaw'a konuştu
PAK'tan 21 Şubat mesajı: Kürtçe bilmeyenler için başlangıç olsun
PDK Bakur: Yurtsever Demokrat adayları destekliyoruz
Merve Demirel suç duyurusunda bulundu
Van'da çocuklara işkence skandalı