PWK:Cumartesi Anneleri, Türkiye Devleti tarafından öldürülen yüzbinlerce insanın anneleridirler

.

Cumartesi Anneleri, 25.05.2024, Cumartesi günü, 1000. haftada İstanbul’da Galatasaray Lisesi önünde toplandılar.

Türkiye Devleti tarafından, 1990’lı yıllarda katledilen ve ‘’faili meçhul’’ olarak tanımlanan, çoğunluğu Kürt, 17.000 insanın anneleri, aileleri, 27.05.1995 cumartesi günü, çocuklarının mezar yerlerinin açıklanması ve faillerin yargılanması amacıyla, İstanbul, Galatasaray Lisesi önünde bir eylem başlattılar. Ve bu eylem o günden bu yana Cumartesi Anneleri eylemi olarak kabul gördü.Daha sonraları, 12 Eylül 1980 askeri- faşîst darbesi sürecinde katledilen, mezar yerleri bilinmeyen insanların aileleri de bu etkinliğe dahil oldular.

Cumartesi Anneleri, bugüne kadar maruz kaldıkları tüm baskı, saldırı ve engellemelere rağmen yılmadılar ve  25.05.2024 cumartesi günü, 1000. haftada da eylemlerini gerçekleştirdiler.

Türkiye Devleti, kuruluşundan bugüne geçen 100 yıllık süre içinde,yüzbinlerce insanı katletmiş, dereler, nehirler kan gölüne çevrilmiş ve bunların çoğunun mezar yerleri de bilinmiyor.

Cumartesi Anneleri, aslında bu yüzbinlerin anneleridirler, aileleridirler.

Cumartesi Anneleri, Türkiye Devleti tarafından, 1990’lı yıllarda katledilen ve ‘’faili meçhul’’ olarak tanımlanan, çoğunluğu Kürt, 17.000 insanın anneleri, aileleridirler.

Cumartesi Anneleri, 1921, 1925, 1930, 1932, 1938 de Koçgiri, Diyarbakır, Bingöl,Ağrı, Zilan,Dersim’de katledilen yüzbünlerce Kürdün anneleri, aileleridirler.

Cumartesi Anneleri, mezar yerleri bilinmeyen tüm şahsiyetlerin, insanların anneleri, aileleridirler.

Cumartesi Anneleri, 12 Eylül 1980 askeri-faşist darebesi sürecinde katledilen, kaybettirilen, mezar yerleri bilinmeyen insanların anneleri, aileleridirler.

Türkiye Devleti, 100 yıldır, yaptığı hiç bir  katliam, ölüm, işkence, zulüm ve haksızlığın hesabını vermemiştir. Bu nedenle de, bugün de minetsiz bir şekilde, bu ölüm, işkence ve zulüm siyasetini devam ettirmektedir.

‘’Faili Meçhul’’ cinayetlerin baş mimarlarından ve  dönemin TC. İçişleri Bakanı olan Mehmet Ağar, şöyle demişti: ’’Bu meseleyi fazla deşmemek lazım. Bu duvardan çekeceğimiz bir tuğlanın tüm binanın yıkılmasına sebep olabileceğini unutmayalım’’.Mehmet Ağar’ın bu açıklaması, ‘’faili meçhul’’ cinayetlerin aslında Türkiye Devleti’nin stratejik bir siyasetinin ürünü olduğunun ve faiilin de Türkiye Devleti olduğunun açık itirafıdır.Bugüne kadar bu konuda açılan tüm davaların cezasız sonuçlanması da bunun diğer bir göstergesidir.

Herşeyden önce, Türkiye Devleti’nce katledilen ve mezar yerleri bilinmeyen insanların mezar yerleri açıklanmalıdır.

Türkiye Devleti, 17.000 ‘’faili meçhul’’ için, 12 Eylül 1980 askeri-faşist darebesi sürecinde katledilen, kaybettirilen, mezar yerleri bilinmeyen insanlar için,  Koçgiri, Diyarbakır, Bingöl,Ağrı, Zilan,Dersim’de katledilen yüzbünlerce Kürt için, Roboski katliamı için, özür dilemeli ve bu özüre uygun somut adımlar atmalıdır.

Cumartesi Anneleri’nin yanındayız; her Kürt ailesi, Cumartesi Anneleri’dir.

25.05.2024

Kürdistan Yurtseverler Partisi (PWK) Basın Bürosu

 

Kurdistan Haberleri

Üçüncü Dünya Savaşı - Arzu Yılmaz*
Eğer Danielle Mitterrand bugün burada olsaydı
Myles Caggins: Kürdistan petrolünün yeniden ihracatı için birçok adım atıldı
Dersim ve Ovacık belediyelerine kayyum atandı
Mesud Barzani: Her türlü barış girişimine destek veriyoruz