Şiddetin yakın tarihçesi: Bekleyin görün, daha neler olacak neler!

.

Erdoğan'ın Rize'de saldırıya uğrayan Akşener'e yönelik kullandığı "Daha neler olacak neler?" ifadesinin ardından gerçekleşen HDP saldırısı, cezasız kalan onlarca şiddet olayının son halkası oldu.

DP İzmir İl binasına yapılan saldırı Türkiye'de siyasilere ve gazetecilere yapılan saldırıların son halkası oldu. Son dönemde iktidarı eleştiren çok sayıda gazeteci ve siyasetçi kimi evlerinin önünde kimi sokak ortasında saldırıya maruz kaldı. Saldırılardan sonra etkin soruşturma yapılmaması, şüphelilerin kısa sürede serbest bırakılması ve AK Parti ile MHP'den etkili bir dille tepki gösterilmemesi eleştiri konusu oldu.

Saldırıya uğrayan gazeteci ve siyasetçilerin ortak noktası ise AK Parti ve MHP'ye karşı eleştirel tutumlarıydı. Artvin'de AK Partililerin saldırı girişimine maruz kalan İYİ Parti lideri Meral Akşener'le ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bu daha bir. Daha neler olacak neler. Daha dur bakalım bunlar iyi günler" demesi de benzer saldırıları teşvik edeceği gerekçesiyle muhalefetin tepkisine neden oldu.

2 Mayıs'ta ifşalarına başlayan Sedat Peker'in AK Parti'nin önde gelen isimleri ve gazetecilerin 'kirli ilişkileri'yle ilgili iddialarda bulunmasının ardından eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün yaptığı "Bu gidişin sonucu siyasi cinayetlerdir" sözleri de çok ses getirdi. Bu açıklamadan kısa süre sonra HDP İzmir İl binasına yapılan ve bir kişinin öldüğü saldırı yaşandı. Giderek artan şiddet sarmalından bazı örnekler şöyle:

MHP lideri Devlet Bahçeli 24 Haziran 2018'deki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinden iki gün sonra 26 Haziran'da gazetelere Teşekkür Mesajı (iftira, itham, isnat) başyıklı bir ilan verdi. "Sayısız iftiranıza teşekkür ederim" ifadesinin yer aldığı ilanda "Allah var ya, partimizi yılmadan kötülediler. Yüksünmeden ithamlarını sıraladılar. Yorulmaksızın MHP husumetini derinleştirdiler. Kendilerine çok şey borçluyuz. Yaptıklarını, yazdıklarını, yıktıklarını, yorumlarını hiç unutmayacağız" denildi ve gazeteciler ile araştırma şirketlerinin sahipleri tek tek sıralanarak hedef gösterildi.

İlanda şu isimler yer aldı:

Uğur Dündar (Sözcü), Yılmaz Özdil (Sözcü), Rahmi Turan (Sözcü), Emin Çölaşan (Sözcü), Necati Doğru (Sözcü), Soner Yalçın (Sözcü), Namık Kemal Zeybek (Anayurt), Birgül Ayman Güler (Aydınlık), İsmet Özçelik (Aydınlık), Mehmet Yuva (Aydınlık), Oktay Ekşi (Aydınlık), Oktay Yıldırım (Aydınlık), Rafet Ballı (Aydınlık), Rıza Zelyut (Aydınlık), Sabahattin Önkibar (Aydınlık), Ahmet İnsel (Cumhuriyet), Ali Sirmen (Cumhuriyet), Aslı Aydıntaşbaş (Cumhuriyet), Aydın Engin (Cumhuriyet), Erdem Gül (Cumhuriyet), Hikmet Çetinkaya (Cumhuriyet), Kadri Gürsel (Cumhuriyet), Orhan Bursalı (Cumhuriyet), Özgür Mumcu (Cumhuriyet), Öcal Uluç (Gözlem), Nagehan Alçı (Habertürk), Nihal Bengisu Karaca (Habertürk), Oray Eğin (Habertürk), Sevilay Yılman (Habertürk), Abdulkadir Selvi (Hürriyet), Ahmet Hakan (Hürriyet), İsmail Saymaz (Hürriyet), Taha Akyol (Hürriyet), Etyen Mahçupyan (Karar), Mehmet Ocaktan (Karar), Can Ataklı (Korkusuz), Hüsnü Mahalli (Korkusuz), Ümit Zileli (Korkusuz), Mehmet Tezkan (Milliyet), Hıncal Uluç (Sabah), Hilal Kaplan (Sabah), Melih Altınok (Sabah), Nuh Albayrak (Star), Adnan İslamoğulları (Türkiye'de Yeniçağ), Agah Oktay Güner (Türkiye'de Yeniçağ), Ahmet Gürsoy (Türkiye'de Yeniçağ), Ahmet Takan (Türkiye'de Yeniçağ), Arslan Bulut (Türkiye'de Yeniçağ), Burhan Ayeri (Türkiye'de Yeniçağ), Orhan Uğuroğlu (Türkiye'de Yeniçağ), Yavuz Selim Demirağ (Türkiye'de Yeniçağ), Güngör Mengi (Vatan), Kemal Öztürk (Yenişafak), Hakan Bayrakçı (SONAR), Bekir Ağırdır (KON-DA), Özer Sancar (METROPOL), Faruk Acar (ANDY-AR), Murat Gezici (GEZİCİ) İbrahim Uslu (ANAR), Gürkan Hacir (CNN Türk), Murat Sarı (KONSENSÜS), Mehmet Murat Pösteki (ORC), Mehmet Ali Kulat (MAK), Ahmet Kasım Han (Kadir Has Üniversitesi), Doç. Dr. Barış Doster (Marmara Üniversitesi), Tanju Tosun (Ege Üniversitesi), Şaban Sevinç (Halk TV), İsmail Dükel (Halk TV), İsmail Küçükkaya (Fox TV), Fatih Portakal (Fox TV).

Bu tarihten sonra ilanda isimleri bulunan bazı isimlerin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi 'ülkücü' oldukları iddia edilen kişilerin saldırılarının hedefi oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 21 Nisan 2019'da Ankara Çubuk'ta katıldığı bir askerin cenaze töreninde linç girişimine uğradı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kılıçdaroğlunun sığındığı evin önünde kalabalığı sakinleştirmek için yaptığı konuşmada "Amacınıza ulaştınız" ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan linç girişimiyle ilgili hiç konuşmadı. Olaydan 24 saat sonra Twitter hesabından 'Şiddeti asla tasvip edemeyiz" diye mesajı attı. MHP lideri Devlet Bahçeli 'Geçmiş olsun' demedi. Tutuksuz yargılanan 36 sanık hakkında dava açıldı. İlk duruşma linç girişiminden 20 ay sonra yapıldı. Dava devam ediyor.

MHP'ye yönelik eleştirileriyle bilinen gazeteci Yavuz Selim Demirağ, 11 Mayıs 2019'da Ankara’da evinin önünde 8-9 kişilik bir grubun saldırısına uğradı. Gözaltına alınan 6 şüpheli bir gün sonra serbest bırakıldı. Bu saldırıdan kısa bir süre sonra 25 Mayıs'ta yine MHP tarafından hedef gösterilen gazeteci Sabahattin Önkibar Ankara'daki evinin önünde saldırıya uğradı. Önkibar, "Bahçeli'nin açıklamalarından sonra bunu bekliyordum" dedi. Gözaltına alınan dört kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

1 Ağustos 2019'da Sonar araştırma şirketinin sahibi Hakan Bayrakçı İstanbul Mecidiyeköy'de bir grubun saldırısına uğradı. 'İş büyümesin' diye şikayetçi olmadığını söyleyen Bayrakçı saldırının arkasında birkaç gün önce katıldığı Habertürk'teki programda tartıştığı MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'ın olduğunu ima etti.

26 Aralık'ta saldırıya uğrama sırası gazeteci Ahmet Takan'a (sağda) geldi. MHP ve iktidara yönelik eleştirileri nedeniyle hedef gösterilen Ahmet Takan da evinin önünde beysbol sopalı bir kişinin saldırısına uğradı. Takan, saldırıyı hafif yaralı olarak atlattı. İki gün sonra 28 Aralık'ta İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in basın danışmanı Murat İde, Ankara'daki evinin önünde 7-8 kişinin saldırısına uğradı. Murat İde, ruhsatlı silahıyla havaya ateş açarak kurtuldu. Gözaltına alınan 6 kişi bir gün içinde serbest bırakıldı.

TİP Milletvekili Barış Atay, Batman'da İpek Er'i intihara sürüklediği iddia edilen uzman çavuş Musa Orhan'la ilgili verilen tahliye kararının ardından 30 Ağustos 2020'de Twitter hesabından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu etiketledi: "Sen bir seri tecavüzcüyü korudun, kolladın @suleymansoylu. Hayatın boyunca her fırsatta yüzüne vurulması, asla unutmaman için uğraşacağız."

Soylu da Twitter hesabından "Dikkat yakalanma" diye bitirdiği şu mesajı paylaştı: "Tecavüzcü PKK yöneticilerinin talimatıyla HDP'den milletvekili olan PKK ve DHKP-C artığı; Benden “tecavüzcü kollayıcı” olmaz da senden tam tecavüzcü olur... Tuma’nın kollayıcısı." (Cinsel saldırı suçlamasından beraat eden ve dava aşamasında HDP'den istifa eden Tuma Çelik'i kastediyor)

Soylu'nun bu mesajından birkaç saat sonra İstanbul Kadıköy'de yürüyen Barış Atay bir grubun saldırısına uğradı. Barış Atay saldırıyı ağır bir yara almadan atlattı. Gözaltına alınarak tutuklanan üç saldırgan; Ömür Canpolat, Çağrı Hasan Çalışkan ve Çağlar Baş 25 Kasım 2020'de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

15 Ocak 2021'de Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ (solda), Ankara Çankaya'daki evinin önünde bir grubun sopalı saldırısına uğradı. Saldırganlardan 5'i tutuklandı, 20 gün sonra ise serbest bırakıldı.

Selçuk Özdağ'la aynı gün Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu'na evinin önünde saldırı düzenlendi. Hafif yaralanan Uğurluoğlu ifadesinde saldırganların "MHP'den geliyoruz. MHP'yi eleştirme. Ülkücüler bunun hesabını sorar" dediğini söyledi. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül Twitter hesabından “Failler hukuk önünde hesap verecektir” dedi. Aynı gün gözaltına alınan failler ertesi gün serbest bırakıldı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Twitter hesabından MHP'yi eleştiren gazeteci Levent Gültekin’i hedef gösterip "Levent Gültekin adındaki azınlık ırkçısı gazeteci ve yazar taslağı, açıkça ilan edemediği bölücülük ve Türk düşmanlığını, duçar olduğu MHP nevrozu üzerinden teşhire çalışıyor. Bu hasta herifi adam sanıp programlarında yer veren TV kanalları da kendi ufuksuzluklarını ele veriyor" ifadesini kullandı.

Levent Gültekin, 8 Mart 2021'de Halk TV’nin İstanbul Bakırköy’de bulunan binası önünde 20-25 kişilik bir grubun saldırısına uğradı. Savcılık güvenlik kamerası görüntülerinden faillerin tespit edilemediğine karar verdi. Kimlikleri tespit edilip tutuklanan iki kişi ise 5 Mayıs'ta tahliye edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı İsrail'in eski Başbakanı Netanyahu'ya benzeten Meral Akşener'in de aralarında bulunduğu İYİ Partili gruba, 20 Mayıs'ta Rize İkizdere'de AK Partili bir grup saldırı girişiminde bulundu. İki İYİ Partili'ye esnafı darp ettikleri gerekçesiyle soruşturma açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan 26 Mayıs'ta yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Gelin hanım beni Netanyahu’nun yanına koyuyor, onun ardından memleketim Rize’ye gidiyor. Gelin hanıma görüldüğü gibi gayet güzel bir ders veriliyor. Burası Rize, sen kalkıp da Rize’nin uşağına bu şekilde hakaret edip onu Netanyahu gibi bebek katillerinin yanına koymaya kalkarsan yapılacak budur. Yine dua et ki gelin hanıma çok ileri gitmeden bir ders verdiler. İkizdere yetmedi bir de Çayeli’ne gitti. Orada da zaten gerekeni yaptılar. Bu daha bir. Daha neler olacak neler? Daha dur bakalım bunlar iyi günler." 

GAZEREDUVAR

Kurdistan Haberleri

Dersim ve Ovacık belediyelerine kayyum atandı
Mesud Barzani: Her türlü barış girişimine destek veriyoruz
Associated Press: Irak'taki “azınlıklar” nüfus sayımından endişeli
İHD Batman: Gözaltına alınanlara ‘Ölürüm Türkiyem’ dinletildi
Harpagon'un Askeri Dehası ve Stratejik Vizyonu: Bir Yunan Milliyetçiliği Eleştirisi