Devrimci Demokratik Cumhuriyet için
SOL Parti, bilimsel sosyalist dünya görüşünün ışığında sınıfsız, sömürüsüz ve eşitlikçi bir dünya için mücadele eder.
SOL Parti bu anlayışla insanın insan tarafından ve yine doğanın insan tarafından sömürülmesine karşı çıkar; her türlü etnik, ulusal baskı ve ayrımcılığa, cinsiyet eşitsizliklerine ve ötekileştirmelere karşı tavır alır.
SOL Parti’nin hedeflediği toplum sınıfsız, sömürüsüz, birlikte yaşadığımız bütün canlılara değer veren, eşitlikçi ve özgürlükçü bir toplumdur.
SOL Parti, halk sınıflarının söz, yetki ve karar sahibi olduğu, özyönetimci, demokratik planlamacı, özgürlükçü, ekolojist, feminist, bütün ezilenlerin taleplerinin gerçekleştirildiği bir sosyalizm anlayışını savunur. Bu anlayışla geleceğin sosyalist toplumunu bugünden sınıflar mücadelesinin kurucu gücüne dayanarak örgütler.
SOL Parti, dünya devrimlerinin ve Türkiye devrimci mücadelelerinin onurlu mirasının sahibidir. Bu tarihsel deneyler ışığında devrimci halk iktidarının kurulması yolunda bugünün kapitalizmine karşı etkin bir mücadele yürütür.
SOL Parti, emperyalist-kapitalist sisteme karşı mücadele eden dünyanın bütün emekçileriyle ve ezilenleriyle dayanışmayı savunan anti-emperyalist, anti-kapitalist, anti-faşist ve enternasyonalist bir partidir.
SOL Parti, kapitalizme son vererek yeni bir toplum inşa etmek için sosyalizmin nüvelerini bugünden yaratma yolunda mücadele eder.
Dünya Bir Geçiş Sürecinde
YENİ GÜÇLER, YENİ DENGELER
Başta Ortadoğu ve Akdeniz havzası olmak üzere savaşlar ve emperyalist müdahaleler dünyayı cehenneme çeviriyor. ABD, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile bütün Ortadoğu coğrafyasını Irak’tan Afganistan’a, Libya’dan Suriye’ye kadar etnik ve mezhepsel savaşlarla parçalayarak büyük bir yıkıma yol açtı. 21.yüzyılda emperyalist politikaların kışkırtmaları sonucunda Ortadoğu bir dinler savaşı cehennemine dönüştü. Rusya-Ukrayna, Suriye savaşı, Filistin’de yaşanan İsrail vahşeti gibi çatışmaların yarattığı büyük yıkımlar, Afganistan’da ABD’nin çekilerek meydanı Taliban’a bırakması gibi gelişmeler, büyük göç dalgalarının ortaya çıkmasına ve geniş halk kitlelerinin yoksullaşmasına yol açtı.
İslamcı Faşizme Dönüşen Rejimde
DEVRİMCİ DEMOKRATİK ÇIKIŞ YOLU
Siyasal İslam öteden beri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de emperyalist politikaların gereği olarak palazlandırıldı. AKP, ABD’nin Ortadoğu’yu din ve mezhep temelinde parçalamaya dayanan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) bağlamında emperyal misyona alet olarak da iktidara taşındı. 2010’da anayasa değişikliği ile yargının ele geçirilmesinden, 2017’de parlamenter sisteme son verilmesine uzanan etaplardan geçerek faşist bir tek adam rejimi kuruldu. Yüz yıl sonra Cumhuriyet, fiili bir saltanat-hilafet esareti altına sokuldu. Mafyası, çetesi, tarikatlarıyla her tür faşist gücün içinde yuvalandığı bir kötülükler imparatorluğuna dönüşmüş bu rejim, işçilerin, köylülerin, tüm emekçilerin, kadınların, LGBTİ+ların ve ezilen halkların üzerinde egemen sınıfların talep ve çıkarlarının en acımasız uygulayıcısıdır.
2.3. Barış ve Kardeşliği Yükselten Dış Politika
-ABD’nin güdümünde Ortadoğu’da izlenen savaşçı politikaların sona erdirilmesi, cihatçı ittifakların terk edilmesi, bölgemizde enternasyonalist bir barış ve dayanışma politikası ile emperyalist müdahalelere karşı durulması;
-NATO’nun genişleme projesiyle, ABD ve Batı emperyalizminin Rusya ve Çin’i hedefe koyarak gündeme getirdiği yeni savaş konseptinin reddedilmesi, NATO’nun Karadeniz’i bir askeri kuşatma alanına dönüştürmesinin önüne geçilmesi;
-Türkiye ve Yunanistan hükümetlerinin Kıbrıs’a müdahalesine karşı çıkarak iki bölgeli, iki toplumlu bağımsız Kıbrıs’tan yana tavır alınması;
-Her dinden, mezhepten, ulustan halkların özgürce bir arada yaşamasından ve kardeşliğinden yana bir anlayış doğrultusunda İsrail’in yürüttüğü işgalci politikalara karşı Filistin halkının direnişini destekler; Türkiye’nin İsrail’le yaptığı ekonomik-askeri anlaşmaların iptal edilmesi için mücadele eder.
- KÜRT SORUNUNDA BARIŞ, BİR ARADA YAŞAM VE DEMOKRATİK ÇÖZÜM
SOL Parti, savaş, şiddet ve baskı politikalarının yarattığı çözümsüzlük içinde, halklar arasında derin yaralar açarak sürüp gelen Kürt sorununun bir arada yaşam ve demokratikleşme temelinde çözümünü savunur.
SOL Parti, ezilen Türk, Kürt ve tüm halkların bir arada bulunabilecekleri bir ortamı yaratmak hedefiyle, emperyalizmin ve onun işbirlikçi iktidarlarının etnik ayrıştırmayı derinleştiren politikalarına karşı çıkar.
SOL Parti, savaşın ve savaşın yarattığı şoven duyguların halklar içindeki tüm etkilerini yok ederek iki toplumun birbiriyle barışmasından yana tutum alır.
4.1 Kalıcı Çözüm İçin Demokratikleşme
-Emekçi halkları yıllardır etnik aidiyetleri yüzünden birbirine düşman ederek her iki halkın da bağrında onarılmaz yaralar açan savaş, baskı ve şiddet politikalarının terk edilerek barışın egemen kılınması;
-Kürt sorununun çözümü yolunda silah ve şiddet politikalarının terk edilmesi, Kürt halkının üzerindeki her türlü baskının kaldırıldığı barışçıl bir demokratik ortam içinde halkın özgürce yaşamasını kabul eden anlayışın güçlenmesi;
-Kürt sorununun kalıcı çözümü için tutarlı bir demokratikleşmenin gerçekleşmesi, ülke bütünü için yerinden yönetim ilkelerinin geliştirilmesi, yeni bir anayasa ile siyasal, demokratik ve kültürel hakların korunup geliştirilmesine olanak tanıyacak anayasal ve idari düzenlemelerin gerçekleştirilmesi;
4.2 Halkların Kurtuluşu İçin Devrimci Demokratik Düzen
-ABD emperyalizminin Ortadoğu’da etnik ve mezhepsel ayrıştırmaya odaklanmış, Kürt sorununu da kendi çıkarları için araçsallaştıran politikalarını reddederek, dış politikanın anti-emperyalist ve barış ekseninde sürdürülmesi;
-Etnik ayrıştırma politikalarına karşı toplumsal barış ve bir arada yaşamın güçlendirilmesi için, Türk’üyle Kürt’üyle, Alevi’si ve Sünni’siyle tüm ezilen emekçi halkların geleceğinin mevcut sömürü ve baskı düzenine son vererek, yeni bir devrimci demokratik düzenin kurulması için mücadele eder.
- BİLİMSEL, LAİK, DEMOKRATİK KAMUSAL EĞİTİM
SOL Parti, neo-liberal eğitim politikalarının yarattığı tahribatın üzerine eklenen, “dindar nesil yetiştirme” iddiasıyla yapılan müdahalelere karşı, eğitimin tüm bileşenlerinin katılımıyla kamucu, bilimsel, demokratik ve laik bir temelde yeniden yapılandırılmasını savunur.
SOL Parti, yükseköğretimi ve üniversiteleri bir pazar olarak gören, metalaştıran, toplumsal sorumluluklarının sönümlendirilmesini amaçlayan, dinselleştirme politikalarıyla biat eden kuşaklar yaratmayı hedefleyen politikalarla mücadele eder.SOL Parti, eğitim ve yetiştirme sistemi krizini, aklın ve bilimin rehberliğinde, laik, demokratik ve katılımcı bir eğitimin yeniden inşası ile aşmayı hedefler.
7.1. Tüm yurttaşların eğitim hakkına eşit ve tam erişimi ve demokratik katılımı
-Temel bir insan hakkı olan eğitimin herkese eşit, parasız, nitelikli biçimde sunulması;
-Eğitim sisteminin eşitlik temelinde ve ayrımcılık karşıtı biçimde yeniden yapılandırılması;
-Kamusal eğitimi güçlendirmek için bütçeden yeterli kaynağın ayrılması;
-Özel okulların ve yurtların kamulaştırılması;
-Eğitimden servet edinmeye yönelik tüm girişimlerin yasaklanması;
-Eğitim ve yetiştirme sisteminin tüm düzey ve türlerinde ‘katkı payı’, ‘harç’, ‘bağış’ adı altında katılımcılardan para toplanmasına son verilmesi;
-Okul sayısının artırılması; ihtiyacı olan tüm öğrencilere burs sağlanması;
-Tüm okullarda ücretsiz bir öğün beslenme programının hayata geçirilmesi;
-Köy okullarının yeniden açılması;
-Yatılı okul seçeneklerinin geliştirilmesi;
-Eğitime erişim, devam ve tamamlama süreçlerinde toplumsal cinsiyet eşitliğini tam olarak sağlayacak önlemlerin alınması;
-Mevsimlik tarım işçisi ve eğitime erişimde dezavantajlı gruplara daha fazla ilgi, kaynak ve olumlu ayrımcılık uygulanması;
-Ortaöğretim düzeyinde mesleki teknik yetiştirmeye son verilmesi; meslek eğitim merkezlerinde çocuk emeği sömürüsüne olanak veren uygulamaların ve çocuk işçiliğinin tamamen yasaklanması;
-Herkese anadilinde eğitim hakkının sağlanması;
-Karma eğitim ilkesini değiştirmeye yönelik cinsiyetçi uygulamalara son verilmesi; 12 yıllık zorunlu eğitimin kesintisiz biçimde uygulanması; okul öncesi eğitimin zorunlu olması ve yaygın bir şekilde uygulanması;
-Zorunlu eğitimin ortaöğretim evresinde açıköğretime geçişe imkân sağlayan esnek uygulamaya son verilmesi;
-Çocuk, genç, yetişkin tüm toplumun temel öğrenme ihtiyaçlarını karşılamaya dönük sosyal, kültürel ve mesleki kursların parasız biçimde halk eğitimi merkezlerinde sunulması;
8.1. Yurttaşlık Hakkı Olarak Sağlık
-Sağlık için gerekli tüm kaynakların genel bütçeden karşılanması;
-Tüm yurttaşları kapsayacak bir sağlık sisteminin oluşturulması;
-Tüm emekçi halk kesimleri için sosyal güvencenin çalışma koşullarına bağımlı olmaksızın sağlanması;
-Bütün özel sağlık kurumlarının kamulaştırılması; ilaçlar ve aşılarda patent ve mülkiyet hakkının kaldırılması; mülkiyetin kamuya, bütün topluma ait olması;
-Sağlıkta “ilave ücret, katkı, katılım payı” uygulamalarının kaldırılması; sağlık hizmetlerinin ihtiyacı olan herkese parasız olarak sunulması;
-Sağlıkta bölgesel eşitsizliklerin kaldırılması; herkes tarafından ulaşılabilir yerinde sağlık hizmetlerinin esas alınması; bütün yurttaşların anadilinde sağlık hizmeti alabilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması;