Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi gördüğü sırada vefat eden hasta mahpus Şefik Esen’in yaralarının kapatılmadan kanlar içinde ailesine teslim edilmesine dair tepkiler sürüyor.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Diyarbakır Temsilcisi Murat Aba, "Hayatını kaybetmiş olabilir ama o kişinin bedenine eziyet edemezsiniz. Ya da o kişinin bedenine eziyet etmekle ailesine eziyet edemezsiniz. Ölmüş bir kişiyi açık yaralarıyla bir yerden bir yere nakledemezsiniz. Yaraların iyileştirilmesi ya da uygun şekilde sarılıp gönderilmesi gerekiyor" diye konuştu.
'İNSAN ONURUYLA BAĞDAŞMIYOR'
"Türkiye'de cenazelerin vücut bütünlüğünün bozulduğunu, ailelerin kargo ile gönderildiğini, kutu içinde teslim edildiğini hatırlatan Aba, "Maalesef yaşayanın da ölenin de haysiyetini, onurunu koruyacak hareketler sağlanmıyor ve bu bir yerden sonra artık kalan insanları travmatize eden bir duruma dönüşüyor" diyen Aba, şu ifadeleri kullandı:
"Hasta kişiyi zaten tahliye etmiyorsunuz, üstüne üstlük hayatını kaybettikten sonra, bedenine hakaret ediyorsunuz. Bedenine gereken saygıyı göstermiyorsunuz. Bunun kabul edilebilir hiçbir bir tarafı yok. Ailenin yaşadığı travma sürecini de düşünmek lazım. Bu nedenle ailesi içinde bu kötü muameledir ve maalesef bu görüntüler her bir insan hakları savunucusunu derinden yaralamaktadır. İnsan onuruyla bağdaşmayan bir harekettir."
'HAKLAR GÖRMEZDEN GELİNİYOR'
Bir devlet politikası olarak Kürtlerin ötekileştirildiğini ifade eden Aba, "Kürtleri öteki gördükleri için kendi yasalarını bile yetersiz görüyorlar. Hem yasal anlamda cezalandırıyorlar hem de cezaevlerindeki yetkililer ayrıca cezalandırma metoduna giriyor" dedi. (MA)