Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO, 2020 yılında en az 59 medya çalışanının öldürüldüğünü açıkladı. UNESCO, medya çalışanlarının öldürülmesini kınadığını belirterek, günümüzde basın özgürlüğünün her zamankinden daha önemli olduğunu vurguladı.
UNESCO, 2020 yılında öldürülen 59 medya çalışanından dördünün kadın olduğunu belirtti. ‘2020 UNESCO Gazetecilerin Güvenliği ve Cezasızlık Tehlikesi’ başlıklı Genel Direktör Raporu, son iki yılda gazetecilerin ölümlerini sorguladı. Raporda, etkili küresel bir bilinçlendirme kampanyasının gerekliliği vurgulandı.
“Gazetecileri koruyun gerçeği koruyun” çağrısı
UNESCO, gazeteciliğin kamu yararına yapılan bir hizmet olduğunu belirterek, doğru habercilik adına 'ayağa kalkılması' gerektiğini savundu. UNESCO dünyaya, “gazetecileri koruyun gerçeği koruyun” çağrısında bulundu.
UNESCO, gazetecilik mesleğini yerine getirmenin giderek zorlaştığını belirterek son on yılda ortalama her dört günde bir gazetecinin öldürüldüğünü kaydetti.
UNESCO Direktörü Audrey Azoulay, dünyanın salgın hastalıkla mücadele ettiği 2020 yılında medya çalışanlarına yönelik saldırı ve cinayetlerin geçmiş yıllara göre azaldığını belirtti.
“Dünyanın her tarafında gazetecilerin koşulları giderek daha çok endişe uyandırıyor”
UNESCO tarafından hazırlanan son raporda, 59 medya çalışanından 22’sinin Latin Amerika ve Karayipler'de işlendiği, 22 gazeteci cinayetinin de daha çok Asya ve Pasifik ülkelerinde işlendiği, Arap ülkelerinde 9, Afrika ülkelerinde ise 6 cinayet işlendiği belirtildi.
Raporda gazeteci cinayetlerinin hala sürdüğü, dünyanın her yerinde medya çalışanları için koşulların endişe verici bir hal aldığı vurgulandı.
2020 yılında ölümcül olmayan saldırılar ve tacizlerin artmaya devam ettiği kaydedildi. UNICEF raporunda, 2020'de Black Lives Matter (Siyahların Hayatı Değerlidir) gösterileri ve dünyadaki diğer protestoları haber yapan gazetecilerin karşılaştığı tehlikelere yer verildi.
“Kadın gazetecilerin çoğu sosyal medya aracılığıyla taciz ediliyor”
Raporda kadın gazetecilerin güvenliğinin önemli bir endişe kaynağı olmaya devam ettiği, meslekleri ve cinsiyetlerinden dolayı kadın gazetecilerin, özellikle sosyal medyada taciz ve cinsiyet ayrımcılığı temelli şiddetin kurbanı olduğu kaydedildi.
UNESCO ve Uluslararası Gazeteciler Merkezi (ICFJ), konunun daha iyi anlaşılmasını sağlamak için 2020 yılının Ekim ayında kadın gazetecilere sosyal medya üzerinden yapılan tacizler ve görevleri sırasında karşılaştıkları şiddetle ilgili küresel bir araştırma yaptı. Ankete katılan kadın gazetecilerin yüzde 73’ünün sosyal medyada taciz edildiği, yüzde 20’sinin de fiziki olarak taciz ve saldırıya uğradığı kaydedildi.
"COVID-19 ile birlikte medya kuruluşlarının ayakta kalması zorlaştı"
UNESCO raporu, gazetecilerin güvenliğine yönelik zorlukların Corona virüsü ile daha da şiddetlendiğini, salgınla birlikte ortaya çıkan krizin, özellikle büyük reklam geliri kaybı nedeniyle, profesyonel medya kuruluşlarının hayatta kalmasını zorlaştırdığı belirtildi. Bu durumun zaten olumsuz şartlar ve aşırı risk altında çalışan gazeteciler için yeni zorluklar, iş kayıpları getirerek, daha tehlikeli bir ortam yarattığı belirtildi.
“Salgınla mücadelede başarısızlığı ifşa eden gazeteciler yargılanıyor”
UNICEF raporunda, “Birçok ülkede, virüsün yayılmasını engellemek için hayata geçirilen acil durum yasaları ve tedbirler, ifade ve basın özgürlüğünü kısıtlamak için bir mazeret işlevi görmüştür. Gazeteciler ayrıca yetkililerin sağlık krizini ele almadaki başarısızlıklarını ifşa ettikleri için yargılanıyorlar. Salgın hastalıkla birlikte bazı ülkelerde gazetecilik mesleğinin neredeyse yok olma riskiyle karşı karşıya kalacağı bir d urum oluştu. UNESCO, bu zorluklarla yüzleşmek için farkındalık yaratma programlarını güçlendirdi. Gazetecilerin Güvenliği ve Cezasızlık Sorununa İlişkin BM Eylem Planı'nı güçlendirdi” ifadelerine yer verildi.