Yaptırımlar sonrası Rusya’da Sovyet dönemi alışkanlıkları canlandı

.

Gıda maddelerinin alımına yönelik kısıtlamaların ve araba fiyatlarında önemli artışın yanı sıra yurtdışından gelen ilaçların tükeneceğine yönelik endişeler.

Valentina Semionova kafası karışmış bir şekilde dururken, önümüzde zor günler için ihtiyaç listesindekileri nasıl sağlayacağını düşünüyor. Un, şeker, greçka (karabuğday), yağ, kahve ve çay stoklaması gereken Semionova, bu malzemelerin hızlı bir şekilde düzene konulması gereken en önemli malzemeler olduğunu, ayrıca bazı ilaçların ve diğer gerekli malzemelerin sağlanması için çalışılması gerektiğini söyledi.

Devlet dairesindeki işinden emekli olan ve Moskova kırsalında bir eve sahip olan 59 yaşındaki Semionova “Biraz patates, havuç, marul ve yeşil soğan ekmem gerekebilir.” dedi ve büyükannesinin “Küçük bir arazi parçan varsa, onu bırakma. Zor günler geri gelirse, seni besler” dediğini söyledi.

Şu anda Rusya’daki birçok insan, atalarının II. Dünya Savaşı sonrası dönemde nasıl yaşadıklarını hatırlıyor. Zira ülke şimdi yeniden zor yıllara hazırlanıyor ve sürecin ne kadar süreceği bilinmiyor. Bu süreçte, en azından Rusya’nın başkentinde bulunan marketlerde ürünlerin olmaması sebebiyle müşteriler arasında endişeli mırıltılar duyulabilir.

Ancak, Ukrayna’daki savaşın yansımaları bu noktaya ulaştı mı? Rus şehirlerindeki durum bir savaş durumu gibi görünürken, Kremlin’in belirttiğine göre, Batı da Ruslara karşı ekonomik bir savaş yürütüyor. Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ülkede olağanüstü hal (OHAL) veya sıkıyönetim ilan etmeyi düşünmediğini belirtmesine rağmen, Ruslar kötüleşen durum sebebiyle, resmi olarak ilan edilmemiş olsa bile, bunların uygulandığını düşünüyorlar.

Söz konusu duruma yönelik işaretler, geçtiğimiz iki günde büyük ticari kurumlar tarafından un, şeker, yağ ve diğer birçok malzemenin satışına kısıtlamalar getirildiğine yönelik art arda yapılan duyurularla, gıda maddelerinin satışındaki yansımalarda görüldü. Devlete bağlı medya ağının bildirdiği verilere göre, kimse bu malzemelerden 5 ila 10 kilogramdan fazlasını satın alamıyor ve söz konusu miktar, bir marketten diğerine değişiklik gösterebiliyor.

Bunlardan önce, teknoloji ve elektrikli ev aletleri dükkanları, satın alma taleplerinde büyük bir artışa tanık oldu. Zira Rusların büyük üretici firmalarının Rusya pazarından çekilmesini içeren yaptırımlar sebebiyle, ürünlerin kısa sürede tükeneceğine veya fiyatlarında çok büyük bir artış olacağına inanıyor.

Rusya’da, vatandaşların yakın zamanda marketlerde bulunmayacağı için, ihtiyaçları olmamasına rağmen piyasadaki herhangi bir ürünü satın almaları Sovyetler döneminden miras kalan bir adet olarak görülüyor. O dönemde, ailelerin bir ütü yerine 4 veya 5 ütü, bir televizyon yerine üç tane alması şaşırtıcı değildi. Bu diğer ürünler için de geçerliydi. Rusların evlerindeki bu ürünler sarılmış, kutularına konulmuş bir şekilde, ihtiyaç duyulacağı zamanını beklerdi.

Diğer yandan, birçok kişi Moskova ve büyük şehirlerdeki yabancı otomobillerin yoğun bir taleple karşılaşmasını beklemiyordu. Ancak çoğu vatandaş, kırsal alanlarda kullanılan Lada marka otomobili almak zorunda kalmak istemiyor olabilir. Zira Rus para biriminin çöküşünün neden olduğu fahiş fiyat artışı, iki ay önce en fazla 3 milyon rubleye (50 bin dolar) satın alınabilecek ortalama bir arabanın değerini şimdi 5 veya 6 milyona hatta bazı durumlarda daha da fazla bir miktara çıkmasına neden oldu. Örneğin, daha önce 3,5 milyon rubleye satılan bir Toyota Camry markalı araç, şimdi Rusya pazarında 8,8 milyona satılıyor.

Araçlardaki fiyat artış oranları üretici ülkeye göre değişiklik gösteriyor. Örneğin Alman arabalarının fiyatlarına yüzde 300’lük bir artış varken, Kore otomobillerinin fiyatlarındaki artış oranları yüzde 70 ile yüzde 100 arasında değişiyor.

Gıda maddeleri, elektrikli ev aletleri ve araba pazarlarındaki sıkıntının yanı sıra, yakında piyasada bulunmaması muhtemel olan, yurtdışından gelen tıbbi ürünlere yönelik endişe giderek artıyor. Birçok kişi sosyal medyada, geçen hafta bazı ilaçların piyasada bulamadıklarını paylaşmıştı.

Savaşın etkileri, vatandaşların günlük yaşamları üzerinde net bir şekilde görünüyor ve bu durum geçici bir süre için de olsa imkanı olan insanların çoğunu başka ülkelere göç etmeye itiyor. Dolayısıyla, Rusya ile hava trafiğine herhangi bir kısıtlama getirmeyen Türkiye başta olmak üzere bazı ülkelere yönelik hava trafiğinde artışa tanık olundu, ancak seyahat biletlerinin fiyatları neredeyse iki katına çıktı. Aynı zamanda pek çok kişinin kişisel arabalarıyla Finlandiya sınır karakollarına akın ettiği görülüyor, ancak Finlandiya için vize alma olanaklarına sadece St. Petersburg ve çevresindeki sakinler gibi yalnızca bazı kesimlerin faydalanabildiği bir fırsat oluyor.

Dün, bugün itibariyle Rusya uçaklarının ülke dışına uçuşlarının durdurulmasına yönelik bir tavsiyenin duyurulmasının ardından, uçuşlarla ülkeden ayrılma yolu da birçok kişiye kapanmış oldu. Sivil havacılık denetleme kurumundan yapılan açıklamaya göre, karar Rus şirketleri için bir tavsiye niteliğindeydi ve havayolu şirketlerinin çoğunluğunun, el konulmakla tehdit oluşturacak bir durum olarak yabancı üretimi uçaklar kullandığı gerekçesiyle gelmişti. Rus havayolu şirketi Aeroflot bu tavsiyeye hemen yanıt verdi ve 8 Mart’tan itibaren tüm yurt dışı uçuşlarını askıya alacağını duyurdu. Söz konusu tavsiye, Ruslara uygulanan baskılara şu ya da bu şekilde katkıda bulunan ülkelere uçuş gerçekleştirmekten kaçınmayı içeriyor ve bu da tüm yurtdışı uçuşlarının durdurulup durdurulmayacağı sorusunu gündeme getiriyor.

Ülkedeki tüm zorluklar, günlük yaşamlarını ruble ile geçirenler için geçerli olsa da, yükselen fiyatlar dışında para biriminin çöküşünden çok fazla etkilenmiyorlar. Ancak geçimleri tamamen yurtdışından gelen transferlere bağlı olan gruplar da var. Bunların hepsi, şu anda Rusya’ya düşman olan Batı ülkelerinden gelmiyor olsa bile tehdit altında bulunuyor.

Rus bankaları yabancı para birimlerinden para çekilmesine kısıtlamalar getirdi ancak dolar bakiyesi olan herkes nakitlerinin bir kısmını çekebiliyor. Bunun için, önce bir başvuruda bulunması ve “meblağın hazırlanması” için 2 ila 3 hafta kadar beklenmesi gerekiyor. Bu prosedür, 500 dolar çekmek istendiğinde bile aynı oluyor.

Yabancı misyonlar bile bu durum sebebiyle sıkıntı yaşıyor. Söz konusu durum itiraz edemeyen sıradan vatandaşın çektiği acının büyüklüğünü gözler önüne seriyor. Aynı zamanda mevduat çekme veya transfer kısıtlamaları da bulunuyor, Merkez Bankası’nın dün yurtdışına yapılan dolar transferlerine, yakın akrabalar için dahi olsa ek kısıtlamalar getirme kararı alması, aileleri yurt dışında ikamet edenler açısından yeni bir sorunun daha ortaya çıkmasına neden oldu.

Bazı Ruslar, Sovyetler Birliği zamanlarına döndüklerini ve her gün gözlerinin önünde Demir Perde’nin nasıl tekrar yükseldiğini izlediklerini söylüyorlar.

Tüm bunların yanı sıra, bazıları şaka yapacak fırsatı buluyor. Sosyal medyada birçok kişi, Devlet Başkanı’nın Ukrayna’da savaş başlatma kararında çok olumlu bir unsur olduğunu, bu kararın ‘sadece Rusya’da değil, tüm dünyada Kovid-19’u bir darbede yok ettiği ve salgının artık öncelik olmamasını sağladığını’ belirtiyor.

Şarku’l Avsat

Avrupa Haberleri

Almanya'da 16 Aralık'ta güven oylaması, 23 Şubat'ta seçimler
NATO'dan Ermenistan'a heyet
İngiltere'de aşırı sağ karşıtları sokağa indi: 'Nefrete hayır'
ABD Irak'tan çekiliyor mu? Tarih verildi
Fransız vekiller, faşist RN'li Termet'nin elini sıkmadı