Türkiye’de yılda 200 bin kişinin kalp hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Doç. Dr. Serkan Akdağ, sıcak havaların kalp ve damar hastalarını olumsuz etkileyerek, kalp krizini tetikleyebileceği uyarısında bulundu. 
 
Yaz aylarında etkili olan aşırı hava sıcaklıkları, en çok kalp ve damar hastalarını olumsuz etkiliyor. Memorial Dicle Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Serkan Akdağ, kalp ve damar hastalarıhıh hava sıcaklıklarından korunması için uyarılarda bulundu. 
 
‘YILDA 200 BİN KİŞİ YAŞAMINI YİTİRİYOR’
 
Kalp ve damar hastalıklarının, kronik hastalıklar içerisinde yaşamı tehdit eden en önemli sağlık sorunu olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Akdağ, “Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; dünyada her yıl ortalama 18 milyon, Türkiye’de ise 200 bin kişi, kalp hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Bu sayı, her geçen yıl artış göstermektedir. Kalp hastalıklarının ve kalp krizlerinin oluşumunda; başta sigara olmak üzere düzensiz beslenme, stres ve çevresel faktörler de etkili rol oynamaktadır” dedi.  
 
‘SICAK HAVA KALP KRİZİNİ TETİKLİYOR’
 
Yaz aylarında kalp krizinin önemli risk faktörlerinden birinin de aşırı sıcak ve nemli hava olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Akdağ, “Sıcak havalar, ani kan basıncı düşüşüne ya da yükselmesine neden olabilir. Kalp ve damar hastaları ile ileri yaştaki bireylerde bu ani değişimler kalp krizini tetikleyebilir. Güneş ışınları ile uzun süreli temas bu duruma zemin hazırlayabilir. Bu nedenle özellikle kalp ve damar hastalarının sıcaklardan korunması, güneş ışınlarına direkt maruz kalmaması çok önemlidir. Bu hastalar, güneşin dik geldiği 11.00-16.00 saatleri arasında dışarıya çıkmamalı, dışarı çıkmak durumunda olanlar ise gölge yerlerde bulunmalı ya da şemsiye kullanmalıdırlar” tavsiyelerinde bulundu. 
 
SIVI TÜKETİMİ
 
Vücudun sıvı dengesinin korunabilmesi için aşırı terlemeyle kaybedilen sıvının tekrar yerine koyulmasının çok önemli olduğunu kaydeden Akdağ, özellikle yaz aylarında günde 2,5-3 litre su tüketilmesi gerektiğini söyledi.   
 
‘MEYVE VE SEBZE TÜKETİLMELİ’
 
Özellikle sıcak yaz aylarında hipertansiyonu olan hastalarda genel olarak yapılan tuz kısıtlamasının devam etmesi gerektiğini kaydeden Akdağ, “Az yağlı veya yağsız süt ve süt ürünleri, zeytinyağı, ayçiçeği yağı, mısırözü yağı gibi özellikle doymamış yağlardan zengin bitkisel sıvı yağlar tüketilmelidir. Günlük 3-4 porsiyon çeşitli taze sebze ve meyve yenilmesi ince ve kalın bağırsağın düzenli çalışmasını sağlayacaktır. Ancak meyvenin aşırı tüketilmesinin kan şekerini arttıracağını ve kiloyu attırdığını unutmamak gerekir. Bu nedenle diyabet ve obezite hastaları buna dikkat etmelidir. Mercimek, nohut, kuru fasulye gibi kuru baklagiller mutlaka sofrada olması gereken besinlerdir. Salam, sosis, sucuk gibi, katkı maddeleri ve aşırı tuz içeren yiyecekler mümkün olduğunca tüketilmemelidir” diye konuştu.  
 
KLİMA KULLANIMI
 
Sıcak yaz aylarında bilinçsizce kullanılan klimaların birçok sağlık sorununa yol açtığı gibi kalp üzerinde de olumsuz etkilere neden olduğuna işaret eden Akdağ, şunları söyledi: “Klima ile soğutulmuş ortamlara aniden girildiğinde kan damarlarında ani kasılmalar oluşarak kan basıncı ve koroner damarlar üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Bu durumdan kaçınmak için özellikle kalp hastalarının bulunduğu ortam 24 derecenin altında olmamalı, doğrudan klima karşısında oturulmamalıdır.”