Güncel politik gelişmelerle ilgili, dostlarla veya politik kişilerle bir araya geldiğinizde; bazı değerlendirmeler duyarız.

Bunlardan birisi, “ beni, bizi ilgilendirmiyor”dur.

Bizi ilgilendirmiyor , demek sorumluluktan kaçmaktır.

Bizim için “ bir şey değişmez” demek, toplumsal değişim yasalarına ayak diretmektir.

Tarafsız olmak, taraf olmaktır.

Bizi , ülkemizi direkt veya endirekt  etkileyen her şey, ister Türkiye’de, ister dünyanın başka bir ucunda olsun yakında ilgilendirir.

Kof sözler, kör gözler halen küçücük hayalleri ile kendilerine özgü bir dünya kurma imgesi ile uğraşıyorlar.

Uçan kuş ,esen yel, dağ, bağ, ova bizi ilgilendirir.

Çünkü biz barış, demokrasi ve özgürlüklerden yanayız.

Çünkü barış, demokrasi bizim için” ekmek kadar farz, su kadar mübarektir.”

Çünkü biz ezilenlerin, ötekileştirilenlerin cephesiyiz.

Ulusal demokratik hakları gasp edilenlerin tarafsızlık gibi bir lüksleri olamaz.

Çünkü, tarafsızlık bertaraf olmaktır.

Hangi rahmetli Aşık İhsani o gür sesi ile haykırıyordu;
“sorumluyum ben çağımdan
Düz ovamdan
Dik dağı mdan
Sömürgeni toprağımdan
Kovana dek...!”

İşte bizimkisi böyle bir şey.

Evet sorumluyuz, bağımızdan-bostanımızdan.

Sorumlu  olanları her şey ilgilendirir.

Bugünlerde yine bazı dostlar, tarihten ders almadan ders vermeye çalışıyorlar.

Günceli ve geleceği geçmişin kirli gözlükleri ile görüntülerseniz, yanılgılar kaderiniz olur.

Hani hep diyoruz ya, “ Kurt dumanlı havayı sever”.

Evet hava yine dumanlı.
Üstelik puslu da.
Bu nedenle çok yönlü oynuyor kurt.

Buna karşın bize düşen, vurmadan, kırmadan , dökmeden ; hoşgörüyü elden bırakmadan, ulusal hassasiyetleri ön planda tutmaktır.

Bugüne dek kavgayı da, çözümü de hep başkalarını iradesi ile algıladık.

Kendi irademizin egemen olduğu günlerin umudu ile,
Hoşgörü ve sevgiyi elden bırakmayın.