Seçimlerin yaklaşması ile birlikte siyasette de trafik yoğunlaştı.

Bir taraftan ziyaretler sıklaşırken, diğer taraftan siyasi partilerin tutum belgeleri kamuoyu ile paylaşılmaya başlandı.

Açıklanan tutum belgelerinde Türkiye Partileri, Cumhuriyetten beri çözmedikleri ve bu nedenle kendilerinin bir sorun haline getirdikleri Kürd meselesini, bu defa çözeceklerini tutum belgelerinin bir maddesi olarak açıklıyorlar.

Niyetler, planlar ne olursa olsun, Kürt meselesinin varlığını konuşmaya başlamaları olumlu bir gelişme. Böyle bir sorunun varlığının tartışılması iyi,  ama,  meseleyi çözmeye yetmez; bir adım daha atıp neleri çözeceklerini kamu oyu ile detayları ile birlikte paylaşmaları gerekir. Sorun ciddi. Eğer böyle önemli bir sorunu belirleyip çözme sözü veriyorsanız, konuyu toplumsallaştırmalısınız.

Herkesin konuşacağı ve görüşünü belirteceği iklimi ve yasal koşulları oluşturmanız gerekir. Bu nedenle başta  muhalefet partilerinin konuyu toplum önünde konuşarak herkesin konuşmasının önünü açmaları gerekir. Tespit ettiğiniz sorunun çözümünün neleri kapsayacağını anlatıp toplumu ikna etmeniz gerekir.

Sorunun nerede çözüleceğine gelince,  TBMM'yi işaret ediyorsunuz. Orada Kürd kimliği, Kürt dili kabul edilmiyor ki. Kürdler kendi kimlikleri ile oraya gelemiyorlar ki. Kiminle konuşacaksınız, Önce Kürdlerin kendi kimlikleri ile oraya gelmelerinin önünü açacaksınız.Bunu toplumla paylaşın. Kürd kimliğini tanıyacağınızı, kendi kimlikleri ile siyaset yapmalarının önünü açacağınızı tartışmaya açınız.Kamuoyunda bu konu iyice tartışılsın ki Kuracağınızı vaad ettiğiniz demokrasinin zeminleri oluşturulabilsin.Toplumsal destek sağlansın.

Bir partinin veya bir totaliter liderin boyutlarını aşan bir meseledir Kürd sorunu. Söylem yetmez, gereğini de yapmak gerekir. Kürdler nerede olursa olsun kendileri ile ilgili bir sürece kendi kimlikleri ile katılmadan süreç çözülmez.

Güçlendirilmiş parlamenter sistemcilerinin kamuoyuna yansıyan tutum belgesi şimdilik bir gazeteci tarafından basına sızdırıldığı kadarı ile biliyoruz ki 10 maddeden oluşuyor. Millet ittifakının ne söyleyeceğini beklemek lazım.

Kürd meselesinin çözümü siyasi partilerin boyutlarını aşan bir sorundur. Bütün toplumsal kurum ve kuruluşların sürece dahil edilmesi gerekir. TBMM çatısı altında değil de iki tarafın, iki milletin temsilcilerinin  belirleyeceği heyetlerin konuşacağı ve görüşmelerin tutanaklarının günlük olarak toplumla paylaşacağı bir yöntemle çözülür. TBMM'de Kürdlerin bazı kolektif haklarının Anayasal güvenceye kavuşturulması konuşulacaksa, bunu oylamalarla, parmak sayılarına endeksleyerek  çözemezsiniz . İki tarafın , iki milletin temsilcilerinin kendi aralarında konuşup karara varmaları esas alınmalıdır.

Başka muhatap aramaya gerek yoktur. Muhatap   varlığı kabul edilmiş Kürt halkıdır.  TBMM'de Kürd partisi yok. Hepiniz Kürdlerden de oy alan partilersiniz, ama Kürt kimliğini kabul etmiyorsunuz.

Şimdi sizlerden TBMM çatısı altında Kürdlerin hangi kolektif haklarını Anayasal güvenceye alacağınızı kamu oyu ile açık alanlarda tartışmaya açmanızı bekliyor Kürdler. Detaylar kamuoyunda tartışmaya açılmazsa eğer,  Kürtlerin, 'Kürt sorunu seçimler için araçsallaştırılıyor' diye düşünmeleri gayet doğaldır.

Bir tutum belgesi de HDP açıkladı,11 madde.Bu maddeleri değerlendirdiğimizde şu sonuç ortaya çıkıyor. HDP TUTUMUNU MUHALEFETLE PARALEL HALE GETİRDİ,  ne eksik,  ne fazla, tam da bu.

Daha öncede iktidarla paralel hale getirmişti,  şimdi de muhalafetle.Türkiye Partisi olmak yolunda bir adım daha attı.Hem de kendisini millet ittifakı içine almamalarına rağmenTürk basınından da hayli alkış aldı.

HDP'nin Tutum Belgesi,  Kürt kimliğinin,  Kürtçe ana dille eğitim hakkının, Kürtçenin resmi dil olarak kabulünün Anayasal ve yasal güvencelere kavuşturulması gibi en acil, meşru hak ve talepleri bile içermiyor. Buna trajedi mi, trajikomedi mi diyelim...

Sorun biraz da HDP ve diğer Türkiye partileri içindeki Kürd milletvekillerinde.

Ne zaman kendiniz olacaksınız? Kürd tarafı olmak için daha neyi bekliyorsunuz?Hele AKP içindeki Kürdler... Duymadınız mı? Partiniz Kürd meselesini çözmüş(!) İnandınız mı ?

Bölgesel konjonktürün Kürdler lehine geliştiği ve bu konjonktürün ne kadar süreceğinin bilinmediği ortamda , Kürtlerin, Kürdistanlıların kendi en acil talepleri etrafında kenetlenerek  bir taraf olmaları, bir blok oluşturmaları sorunun çözümünde en temel kilit rolünü oynayacaktır.

Kürt partileri,  örgütleri, sahsiyetleriyle birlikte; Türkiyeli partilerde yer alan Kürtler, bir taraf olarak Kürtlerin pazarlık gücünü artırmak için partilerinizi terk edip Kürdistani blokta yerinizi almanız gerekmez mi?

12 EKİM 2021

Nurullah TİMUR