Yeni Akit yazarı Abdullah Şanlıdağ, 2023’te yapılacak seçimlerde “Bu ülkede yaklaşık 12 milyon Kürt seçmen var. Kürtlerin oyunu almayan hiçbir partinin iktidarda kalabilme ve iktidara gelme şansı yoktur” dedi.

Yeni Akit yazarı Abdullah Şanlıdağ'ın ilgili köşe yazısı şu şekilde:

 “AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, her şeyi dört dörtlük görür, doların hareketliliğine müdahale etmez, piyasalara güven vermez ve mutfaktaki yangını söndüremezse, olacak olan belli. Çekirdekten yetme ve siyasetin her kademesinde kulaç atmış olan Erdoğan’ın bu zorlukların üstesinden geleceğine inanıyorum” diyen Şanlıdağ, savunulan tezlerden vazgeçilmemesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti:

İktidarın her yaptığını tereddütsüz desteklemek ve alkışlamak, meddahlık olduğu kadar ucuzculuktur. Doğru ve hak olan icraatlarını desteklediğimiz yöneticilerin yanlış ve batıl uygulamalarını eleştirebilmeliyiz. Hakikatin ve millete hizmet etmenin derdinde olanlar, yapıcı özeleştiriye tahammül gösterirler. Vatandaşın ve dipten gelen dalganın sesine kulak vermek lazım. Millet İttifakı’nın şimdilik toplumda bir karşılığı yok.  Ak Parti’nin mutlaka bu sorunlara eğilmesi, A ve varsa B planını devreye sokması elzemdir. ‘Helal olsun, her şey dört dörtkürtük, ortalık güllük gülistanlık’ demesini de bilirim. Ama o takdirde Ak Parti’ye iyilik yapmış olmam. Dost, acı da olsa gerçekleri söyler. Doğru bir tanedir ve aklın yolu da birdir.

Ak Parti, ne yapıp edip Başkanlık Sistemi’nin aksayan yönlerine ilişkin anayasa değişikliği ve Kürt seçmeninin kazanılmasına yönelik adımını atmalıdır. Ücretliler, dar gelirliler, memur, küçük esnaf ve çiftçi gözetilmeli, tarım girdi fiyatlarındaki yükseliş, buna bağlı olarak mutfak enflasyonundaki artış durdurulmalı. Millet ekonomik anlamda ciddi sıkıntı yaşıyor, ama henüz iktidardan da umudunu kesmiş değil. Üretim ve ihracatta sıkıntı yok ama, vatandaşın cebine yansıması sağlanmalıdır. Kürt seçmende büyük bir kopuş söz konusu değil. HDP’nin kapatılma konusu tekrar gözden geçirilmeli ve Kürt seçmenin kazanılması hususunda çalışma başlatılmalıdır. Biliyorum, bundan sonrasında çözüm sürecine benzer bir politika değişikliğine gidilmez. Ekonomi alanında yapılacak düzenlemeler ve yatırım odaklı politikalar ön plana alınmalıdır. "

Yazının tamamını okumak için tıklayın