Yusuf Andiç'in taziyesinin üçüncü günü mezarı başında okunan metin.

Değerli arkadaşlar, değerli dostlar!
Bugün bizleri bir araya getiren neden, hepimizin şu veya bu şekilde tanıdığı, temas ettiği insanlar üzerinde önemli izler bırakan halkımızın yiğit evladı YUSUF ANDİÇ’i son yolculuğuna layıkıyla uğurlamaktır.

O daha küçük yaşlarda iken babasının görevi gereği Ankara’ya yerleşmesine karşın doğduğu toprakları, ülkesini ve halkını hiç unutmamış, tüm yaşamı boyunca ilgisini devam ettirmiştir. Babasından küçük yaşlarda duyduğu tek tük Dîmîli sözcükleri rehber edinerek ileriki yaşlarda ana dilini tam manasıyla kavramakla yetinmemiş, Kürdçenin diğer lehçelerini de tam manası ile öğrenmiştir. Zaten her çocuğuna ayrı lehçelerden isimler vererek bunu günlük yaşamında da göstermiştir.

Halkına ve doğduğu topraklara olan ilgisi onun siyasi düşüncelerinin temelini oluşturmuştur. Parlak bir İlk-Orta-Lise öğreniminden sonra Türkiye’nin gözde okulu olan ODTÜ’yü kazanmış, ancak okulu yarıladığında ekonomik nedenlerle bırakmak zorunda kalmıştır. Ailesinin yoğun talebi ile tekrar sınava girip ADMMA’nin İnşaat Mühendisliği bölümünü kazanmıştı. Bu dönem 12 Mart faşizmine tekabül edip Kürd örgütleri ve devrimciler üzerinde yoğun baskıların yaşandığı bir dönemdi.
YUSUF karekteri gereği baskılara karşı çıkıp devrimci mücadeleden yana tavır almıştır ve gerek Kürd gençlik örgütlenmesinde, gerekse bulunduğu her alanda devrimci mücadelede öncü görevler üstlenmiştir. Aynı okulda okuyan bizler en yakın tanıklarıyız. Yusuf’da ayrıca ideallere bağlılığın, cesaretin, fedakarlığın ve ahde vefa’nın en uç örneklerini görmek mümkündür. Onun yaşam felsefesinde kaçak döğüşmek, kalleşlik ve arkadan vurmaya yer yoktur. En tehlikeli durumlarda bile gözünü budaktan esirgemeden dostlarını terk etmeyen ŞÖVALYE ruhlu, nadir bulunur bir Kürd devrimcisi idi.

YUSUF bizim kuşağımız için önce öğretmen, sonra yoldaş, sonradan candan bir dost ve bir ağabey idi. Bizim kuşak üzerinde unutulmaz izler bırakmış olup, bugün ortak insani değerleri savunmamızda bize rehber olmuştur. Tüm siyasi yaşamı boyunca bütün zorluklara rağmen düşünce ve ilkelerinden ödün vermeden son gününe kadar onuru ile yaşamış ve herkese örnek bir davranış sergilemiştir.
12 Eylül döneminde bütün tehlikeleri göze alıp sınır tanımadan Kürdistan’ın her parçasında bulunmuş, mücadelesine devam etmiştir. Bugün o parçalardan aramızda bulunan değerli insanlar bunun ispatıdır.

Değerli dostlar: 
Yusuf Andiç demek, ÖZVERİ demektir.
Yusuf Andiç demek, YİĞİTLİK ve KAHRAMANLIK demektir.
Yusuf Andiç demek, SAĞLAM DOSTLUK demektir.
Yusuf Andiç demek, MÜTEVAZİLİK demektir.
Yusuf Andiç demek, KÜRDLÜK demektir.
Sen bizler için bulunduğun her yerde arkamızda bir KALE idin.

Sevgili Yusuf Ağabey; Alnın akıyla bugünlere getirdiğin idealleri yaşatmayı kendimize bir görev kabul edip anıların önünde SAYGI ile eğiliyoruz. Rahat uyu sevgili yoldaşımız. Bedenen aramızdan ayrıldın ama çok sevdiğin Babana, Annene ve sevgili oğlun JEHAT’ına kavuştun.
OĞUR BO HEMBAZ!